Wednesday, April 18, 2007

Monday, April 16, 2007

Neden Filistin’e Gitmeliyiz?

Maalesef, çoğumuzun Filistin’le ilgili sahip olduğu bilgiler, haberlerde bilmemize izin verilen kadarından ibaret. Biraz daha ileri gidenlerin bilgisi ise tarih ve siyaset ile sınırlı. Türkiye’de Filistin meselesine duyarlı olan ve birşeyler yapmaya çalışan grupların emeklerine saygımız sonsuz. Ancak bu duyarlılık, İsrail’i eleştirmekten ve sınırlı düzeyde ekonomik yardım yapmaktan öteye geçemiyor.

Biz inanıyoruz ki Filistin meselesi tüm insanlığı ilgilendiren bir sorundur. Hangi ideolojiye ve hangi inanca sahip olursak olalım, en temel ortak noktamız olan “insan olma” boyutu, harekete geçmek için yeterlidir.

Farklı gruplara, derneklere ve partilere mensup olmayanlar da, bireysel olarak birşeyler yapabilir. Sitemizin amacı da halihazırda Filistin’e ilgisi olan insanların, Filistin’e gitmesine yardımcı olmaktır. Sadece uçak paranız ve Türkiye’de harcadığınızdan daha az bir cep harçlığı ile duyarlılığınızı ve gerçeği keşfetme ihtiyacınızı gönlünüzle birleştirerek birkaç gün ya da birkaç ay, Filistin’e gidebilirsiniz. Ne olup bittiğini kendi gözlerinizle görebilir, işgal altında yaşamanın ne demek olduğunu bire bir yasayarak öğrenebilirsiniz.

Yakında sitemizde de yer vereceğimiz Filistin’e gidenlerin izlenimlerini okuduğunuzda da göreceksiniz ki, bu, hayata bakış açınızı büyük ölçüde değiştirecek paha biçilmez bir yaşam deneyimi.

Bu deneyimin size kazandıracakları şöyle özetlenebilir:

  • İşgal altında yaşamın ne demek olduğunu bire bir anlamak ve hissetmek
  • Zor hayat koşullarında yaşayan insanların günlük hayatlarında nelerle mücadele ettiklerine şahit olmak
  • 400 sene paylaşılan ortak kültürün izlerini görmek ve tarihi yeniden sorgulama ihtiyacı hissetmek
  • İşgalin ve savaşın ötesinde devam eden Filistin kültürünü görmek.
  • Filistinlilere dünyanın onları kaderine terk etmediğini orada oluşunuzla göstermek
  • Filistinliler’in size göstereceği inanılmaz düzeydeki samimiyeti, misafirperverliği ve sevgiyi yaşamak.

  • Yapacağınız cüzzi düzeydeki yemek ve yol harcamalarıyla dahi olsa Filistin ekonomisine katkıda bulunmak
  • Dünyanın birçok ülkesinden sizinle benzer kaygı, hassasiyet ve amaçlarla Filistin’e gelmiş gönüllülerle tanışmak ve arkadaş olmak.
  • Tüm bu zorluklar içinde insanların eğitime verdiği önemi görmek
  • Hala meyve veren 2500 senelik zeytin ağaçlarını görmek

  • Çoğu kimseyle İngilizce iletişim kurabilmek ve günlük hayatta size yetecek kadar Arapça öğrenmek
  • Filistinliler’den sabır ve dayanışma konusunda öğrenecek ne kadar çok şeyimiz olduğunu görüp şaşırmak

  • Mezarlıklar ve bombalanmış evler arasında oynayan çocukların gözlerindeki ışıltıyı ve hüznü bir arada görmek

  • Filistinliler’in pek de haksız olmadıkları “Buraya hiç Türk gelmez” yargısını değiştirmek
  • Karsılaştığınız manzaraları anlamlandırmaya çalışırken ruhunuz daraldığında Mescid-i Aksa’ya gidip huzur bulmak

  • Hz. Muhammed’in miraca yükseldiği yerde durarak, Hz. İsa’nın yürüdüğü “Acılar Yolu”nu izlemek

  • Zamanın durduğu Kudüs Eski Şehir sokaklarında hala Türkçe konuşan Ermenilere, Süryanilere rastlamak, şaşırmak ve sohbet etmek
  • Kültürler arası diyalog için kendi adınıza bir köprü vazifesi görmek

  • Karşılık beklemeden birşeyler vermenin hazzını yaşamak
  • Muhteşem Filistin yemeklerini tatmak
  • Zeytin ağaçlarıyla kaplı yollarda giderken binlerce yıllık geçmişi olan bu toprakların tarihini yeniden merak etmek ve öğrenmek
  • Üç ilahi din için de kutsal kabul edilen bu topraklardaki manevi atmosferi hissetmek
  • Kudüs’ün dünyanın merkezi olup olmadığını bire bir test etmek
  • Döndüğünüzde çevrenizdekilere anlatacağınız birçok anıya ve deneyime sahip olmak
  • Bir insanlık vazifesini bireysel olarak yerine getirmiş olmanın doyumunu yaşamak
  • Daha fazlasını yapmak için güdülenmek
  • Dünyanın başka yerlerindeki insanlık ayıplarına karşı istemli/istemsiz duyarlılığınızı arttırmak.
  • Türkiye’deki meselelere bakış açınızda yeni ufuklar açmak
  • Tatil olgusunun güneyde ya da Avrupa’da yıllardır yapageldiğimiz güneşlenmek-eğlenmek-müze gezmek kısır döngüsünün ötesinde de değerlendirebileceğini bire bir deneyimleyerek, bir dahaki seyahatiniz için planlar yapmaya başlamak
  • Ve gidince bu listeye eklemek isteyeceğiniz onlarca yeni sebep.



Filistin An Najah Üniversitesi Yaz Kampı (2-20 Haziran 2007)


Zajel Gençlik Değisim Programı
Halkla İlişkiler Bölümü
Nablus-Filistin
“Doğru Yöne Bir Adım”



Çocukların kişilikletin sağlıklı ve gelişimi ancak iyi iletişim kurulabilen mutlu ve anlayışlı bir aile ortamında mümkündür.

Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi

An-Najah Üniversitesi 35 yaşına kadar olan öğrencileri “Doğru yöne bir adım” isimli yaz kampına davet etmekten büyük bir memnuniyet duyar. Bu proje, uluslararası öğrenciler ve profesyoneller için bir tanışma ve Orta Dogu’daki problemler üzerinde konuşma, düşünce alışverişinde bulunma, yetenekleri geliştirme, daha iyi ilişkiler kurma ve Filistin halkı için bir yol gösterici olma gayesindedir.


“Doğru yöne bir adım” uluslararası yaz kampı, dünyanın dört bir yanından gelen ve daha iyi bir dünya için gayret sarfeden 25 genç insanı bu yıl da bir araya getirmeyi planlıyor. Program, özellikle insan hakları ve sosyal adalet konusunda çalışan gençlere hitap etmektedir. Özellike motivasyonu sağlam ve bu meselede ciddi olan gençlerin başvuru yapmasını tavsiye ediyoruz.
Zajel, An-Najah Üniversitesi tarafindan 2001 yılında başlatılan bir gençlik değişim programıdır. “Doğru yöne bir adım” Zajel’in vaad ettigi projelerden biri olup, Filistinli mülteciler icin bir destek, uluslararası gönüllüler için ise beraber çalışma imkanının yanı sıra birçok Filistinli'nin malesef yaşamak zorunda olduğu mülteci kamplarında bulunma imkanı sağlayacaktır.


Zajel Uluslararası Gönüllü Çalışma Kampı

Çalışma kampı üç hafta sürecek. Katılımcılar, dünyadaki ve Filistin’deki sorunları tartışma imkanı bulacaklar. Yine katılımcılar tarihi mekanları gezme, mülteci kamplarını dolaşma ve toplumumuz üzerinde gençlerin sosyal gelişimi ile alakalı gerçekçi bir etki oluşturmaya yönelik pozitif bir izlenim edinme imkanı bulacaklar. Nablus’ta birlikte calışmak, katılımcılara kendilerini daha iyi anlama, Filistin’in sosyo-politik problemlerini, özgürlük mücadelesini ve çevrelerindeki dünyayı daha iyi anlama fırsatı da tanıyacaktır.

Üç hafta içinde yerel bir kuruluşun ev sahipliginde olacak olan bu çalışma kampı, farklı milletlerden, farklı ülkelerden ve farklı idelojilerden gelen insanlar için yerli halkla beraber yaşayıp çalışabilecekleri bir ortam sağlamayı amaçlarken, gençler tarafindan yine gençler için hazırlanmıştır.

Program şu kategorilerden oluşmaktadır:

Gönüllü Çalışma:





Nablus’taki üç mülteci kampında sürdürülecek olan programda gönüllülerin yapabileceği çok farklı işler mevcuttur. Çalışma kampı programı, özellikle orada yaşayan çocukların ihtiyaclarına göre tasarlanmış olup yurtdışından gelecek gönüllülerin yetenek ve isteklerine göre belirlenecektir. Buradaki çalışma aşağıdaki bölümlere bölünecektir:

Danışmanlık ve Psikolojik Destek:




Danışmanlık ve psikolojik destek programı hem gruplar hem de şahıslar için, mülteciler için danışmanlık yapmak ve psikolojik destek sağlamak amacıyla çeşitli programlar düzenlemektedir. Sık sık kamplar içerisine yapılan askeri operasyonlar özellikle gençlerin psikolojisini çok olumsuz etkilemeye devam etmektedir. “Doğru Yöne Bir Adım”, özel eğitim gerektirmeyen bir çok yöntemle yol gösterici olmayı planlar. Bu, çocuklara yönelik eğitsel ve üretim kabiliyetlerini geliştirici rahatlatma aktivitelerini de içermektedir. Çocuklara çocukluklarını yaşayabilecekleri bir ortam oluşturmak büyük önem taşımaktadır. Bu konuya yönelik her türlü tavsiyeye açığız. Ayrıca, uluslararası gönüllülerin yerli gönüllülere beraberlerinde getirecekleri yeni yöntemlerle çok faydalı olabileceklerine inanıyoruz.
Danışmanlık ve psikolojik destek, bu programın çok önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Gönüllüler, yanlarında her zaman bir profesyonel ile çalışacaklar. Bu bağlamda çocuklara öz güven kazandırmak ve psikolojik olarak rahatlatmak için çeşitli gruplar halinde birçok oyun, müzik ve resim çalışmaları kullanılmaktadır. Bu grup çalışmaları, aynı zamanda gönüllülerin de en çok keyif aldıkları aktivilerin başında gelmektedir.

Spor:





Özellikle spora ilgili gönüllülerin 10–12 yaş arası çocuklar için spor aktivitelerinde yardımcı olmalarını önemli buluyoruz. Genelde çocuklar futbol, voleybol ve savunma sporları ile uğraşıyorlar. Gönüllüler maçlara katılarak ve maçlar düzenleme noktasında faydalı olabilirler. Hepimizin bildiği gibi spor, çocukların en çok sevdiği ve başarılı oldukları aktivitiler olduğundan, gem çocuklar hem gönüllüler çok iyi vakit geçiriyorlar. Oyunlar, çok yaygın olan futboldan, ip atlamaya ve savaş oyunlarına kadar çesitlilik gösteriyor.

Müzik:






Müzik programı 2002 yılında yerli gönüllüler tarafından başlatıldı. Uluslararası gönüllüler çesitli enstrümanlar çalarak, şarkılar söyleyerek ve müzik dinleyerek yardımcı olabilirler. Program, çocuklar icin Arapça ve diğer dillerde şarkılar öğrenmeleri için güzel bir firsat sağlarken, gönüllüler kendi geleneksel danslarını çocuklara öğretebilirler ve kendileri de Filistinin geleneksel danslarını öğrenebilirler.

Sanat:






Çocukların üretkenliğini arttırmak ve yeteneklerini geliştirmek için çok çeşitli sanatsal çalışma grupları geliştirilmiş durumda. Sanat programları çocuklara cam, taş ve plastik gibi basit meteryallerden yeni birşey ortaya koyma imkanı vermektedir. Yapılan diğer sanatsal aktiveteler arasında yüz boyama, resim çizme, taşları boyama, heykel yapma, el boyama gibi sanatlar da bulunuyor.

Bu program, çocukların üretkenliklerini arttırmayı ve güzel zaman geçirmelerini hedeflemektedir. Çocuklara, yaptıkları eserleri sergileme imkanları da sağlanmaktadır. Uluslararası gönullüler yerli gönüllülerle çocuklar için eserlerini sergileyecekleri yerleri hazırlamada yardımcı olacaklardır.

Drama:




2003 te başlamış olan, drama çalışmaları, kişilerin kendilerini daha rahat ifade etmelerine ve psikolojik rahatlama sağlamalarına yardımcı olan çok etkili bir yoldur. Uzmanların yol göstermesi sayesinde workshoplara katılan çocuklar yaratıcılıklarını ve ilgi alanlarını keşfederler.
Drama, çocukların kendilerine olan güvenini arttırırken, iletişim yeteneklerini geliştirerek sosyal ortamlara daha rahat adapte olmalarını sağlar. Kişisel güven sağlayan drama ile çocuklar yeteneklerini keşfederler ve günlük yaşamda çok daha yaratıcı olurlar. Uluslararası gönülüler, çocuklarla oyunların hazırlanmasında destek verebilmektedirler. Gelirken yanınızda kısa hikayelerinizi getirmeyi de unutmayın!

Engellilerle çalışma imkanı:





Engelli çocuklar ile çalışmak ve onlar için aktiviteler organize etmek, özel ilgiye ihtiyaç duyan bu çocuklar için en önemli programlardan biri. Uluslararası gönüllüler, çocularla beraber resim yapabilir, dans edebilir, enstrüman çalabilir, kısacası çocukları gülümsetebilecek bir aktivitede bulunabilirler. Programa dair herhangi bir öneriniz, fikriniz varsa bizimle paylaşabilirsiniz.

Duvar Resimleri:










Altı yıllık çatışmalar sonrasında oluşan yıkım ve ölüm havasını biraz da olsa ortadan kaldırmak, şehri canlandırmak, güçlendirmek amacı ile bize ayrılmış, duvar resimleri yapabileceğimiz bir köşemiz olacak. Geçtiğimiz üç senede, her sene gönüllülerin fikirleri ve yenilikçi yaklaşımları ile yeni duvar resimleri ve köşeleri oluşturduk. Çocukların yardımı ve fikirleri ile ‘Başyapıt’ oluşturulurken, aktivite çocukları biraz da olsa içinde oldukları ortamdan uzaklaştırabiliyor. Duvar resimleri bir grup çalışması sonucunda oluşur ve iki şey çok önemlidir: Hiçbir zaman en başta bitirmeyi amaçladığınız şekilde bitmez ve her zaman boya içinde kalmış rengarenk tişörtlerle biter.

Kültürel Aktiviteler:





Kampın eğitim süreci, eğitici turlar ve kültürel aktivitelerden oluşmaktadır. Workshoplar daha çok çocukların ilgi ve ihtiyaçlarına yönelik hazırlanmıştır. Değişik kültürleri anlayış sağlayan, tarih, din, cinsiyet rolleri, mülteciler ve gençlik ile ilgili konferanslar yapılmaktadır. Akranlar arasında etkileşimi güçlendirmek amacı ile workshoplarda role-play ve buna benzer diğer aktiviteler yer almaktadır. Uluslararası gönüllüler, kadın ve gençlik yerel topluluk derneklerini, kültür kulüplerini, ve forumları ziyaret etme şansı bulacak ve aktivitelerini paylaşabilecekler.


Eğlence:





Günlük eğlenceler gönüllülerin rahatlaması ve gelecek günün çalışma programına hazırlanmaları için çok önemlidir. Filistin kargaşa alanı olmaktan çok daha fazlasına sahiptir ve düzenlenen eğlence aktiviteleri ile gönüllüler Filistin’in güzelliğini, ve kültürün eğlenceli yanlarını tecrübe edebilmektedirler. Düzenlenen eğlenceler geceden geceye farklılık göstermektedir. Kafelerin gezilmesi, Türk hamamına gidilmesi, yerli ailelerin ziyaret edilmesi, oyunlar düzenlenmesi bunlardan sadece bir kaçı. Sizin de fikirlerinizi bekliyoruz





Amaçlar:
1. Uluslararası ve Yerli Anlayış- Filistinli gençliğin karşılaştığı probleme dair bilinç oluşturmak, Filistin tarihine ve kültürüne aktif katılımcıları olarak, kendilerine olan bakış açılarını genişletmek.
2. Birlik - Şu anki zamanı ve geleceği şekillendirecek olan yerel Filistinli gençlik ve çocuklar, uluslararası gönüllülerin desteğine çok fazla ihtiyaç duymaktadırlar.
3. Kültürel Anlayış – Kültürler arası farklılıkları daha geniş bir kavrama ile anlayabilecek, değişik fikirleri, alışkanlıkları ve dinleri hoşgörü ile kabul edebilecek bireyler geliştirmek.
4. Sosyal Gelişim – Kendi yerel toplumumuzda, eğitim, sağlık, barış desteği gibi değişik alanlarda etkili olabilmek..

Tarih:
2-20 HAZİRAN
UCRET: US$ 200
Ücrete Dahil:
· Yiyecek ve Kalacak Yer
· Yerel ulaşım
· İdare ile ilgili masraflar


Vizyon






‘Doğru yöne bir adım’ ın vizyonu, eğitici ve eğlenceli aktiviteleri organize etmek ve Askar mülteci kampındaki çocukların hayat standartlarını geliştirmelerine yardımcı olmaktır. Bu durum, okulların kapandığı, çocukların zamanları ve enerjileri ile yapabilecek hiçbir şeylerinin olmadığı yaz dönemlerinde özellikle önemlidir. Bizler çok negatif olan bir durumda yaratabildiğimiz kadar pozitif seçenekler yaratmaya çalışıyoruz.
.
Zajel




Zajel Gençlik Değişim Programı (Zajel Arapça'da barışı simgeleyen güvercin anlamına gelir) An-Najah National Universitesi’nin Halkla İlişkiler dbölümünün resmi bir programıdır. An-Najah National Universitesi Filistin’in 1977 yılında kurulmuş en iyi üniversitelerindendir. Öğrenciler eğitim ve bilgiyi aramak amacı ile Filistin’in farklı bölgelerinden gelirler. Zajel Gençlik Değişim Programı, yerel öğrencilere kültürler arası diyalogu tecrübe edebilmeleri için çalışma kamplarına ve diğer uluslar arası değişim programlarına katılma şansı vermektedir.
Burada asıl amaç, dünyanın değişik bölgelerindeki gençlere Filistinli gençlerle tanışma, iletişim kurma şansı verirken Filistin toplumu hakkında da ilk elden bilgi edinmelerini sağlamaktır. Zajel Gençlik Değişim Programı, çalışma kampları ve eğitim turları ile sürekli kavganın ve gerilimin olduğu bir bölgede gençleri toplayarak, kültürel anlayış, paylaşım, ortaklık, karşılıklı anlayış, insanlar arasında saygı ilkeleri doğrultusunda dinamik bir öğretim alanı oluşturmayı amaçlamaktadır.

İstenilen katılımcı sayısı 20 Uluslararası ve 10 yerli gönüllüdür. Bayan-erkek sayısının eşit dağıldığı bir kamp amaçlanmaktadır. Tecrübeli bir yerli gönüllü kampın liderliğini yapacaktır.
Başvuru formu ve tüm sorularınız için Alaa Yousef ile irtibata geçebilirsiniz.

www.youth.zajel.org
http://youth.zajel.org/summer_camps/workcamps.htm
Placement@najah.eduhttp://www.najah.edu/
Çeviriler: Dilek Turan, İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültürel İncelemeler Yüksek Lisans Programı
Kenan Top, Strayer Üniversitesi MBA

Beytüllahim'de Gönüllü Çalışma Programı: Umut Çiçekleri Okulu

Umut Çiçekleri Okulu öğretmenlik ve idari işler için yardımcı gönüllüler arıyor.

Gönüllü çalışmak sorumluluk ve bağlılık ister, ama ilham verici ve uğraş isteyen birşeyler arıyorsanız bu iş tam size gore. Çocuklar ve güçlü bir öğrenme isteği taşıyan yetişkinlerle, hayal gücünüzü geliştirecek bir çalışmaya ne dersiniz?Eğer idari konularda da yeteneğiniz varsa, işte size gerçekten anlamlı bir fırsat.

Beytüllahim’de zaman geçirmek gerçekten buna değer. Eğer seçeneklerinizi açık bırakarak bu işin nasıl bir şey olduğunu öğrenmeyi tercih ederseniz burada bir süre misafir olarak kalabilir, başka işler yapacak bolca vakit içinde zaman, beceri ya da enerji olarak alçakgönüllü katkılarda bulunabilirsiniz. Ayrıntıları merak ediyorsanız okumaya devam edin.

Umut Çiçekleri Okulu’nda gönüllü çalışmaya gösterdiğiniz ilgi için teşekkürler. İşte konu ile ilgili temel bilgiler:

Okul Dönemi

Okul dönemi, her yıl 1 Eylül’de başlar ve 1 Haziran’da biter. Umut Çiçekleri Okulu yaz tatili ise 1 Haziran’da başlayarak 25 Ağustos’a kadar devam eder.

Yaz Okulu

Umut Çiçekleri Okulu her yıl 10 Haziran-20 Ağustos tarihleri arasında bir yaz okulu programı düzenler. Yaz okulu, yaz kampı (kapalı mekanlarda), topluluk iletişim geliştirme ve eğitim geliştirme faaliyetlerini içermektedir.

Gönüllüler nasıl çalışır?

Gönüllüler iki ana konu başta olmak üzere çeşitli şekillerde çalışmalara katkıda bulunaiblirler:

Öğretmenlik Okul dönemi boyunca yardımcı öğretmen olarak çalışabilirsiniz. Bu iş için, İngilizce konuşabilen ve özel öğretme becerileri olan kişiler tercih edilir.

Yaz tatili boyunca verilen dersler, Ek müfredat faaliyetleri, iyileştirme sınıfları, öğretmenler için iletişim geliştirme veya eğitim geliştirme kursları biçimindedir.

2006 yılı yazında, Umut Çiçekleri Okulu, öğrenme güçlüğü çeken çocuklar için İngilizce iyileştirme sınıfları açtı. Gönüllü öğretmenler çocuklara okuma, yazma ve heceleme konularında yardımcı olmaktadır.

İngilizce konuşabilen öğretmenler topluluğa İngilizce öğretme konusunda yardımcı olabilirler, örneğin konuşma becerilerini geliştirmeye yardımcı olmak amacıyla topluluktaki bir yetişkin grubuna ders vermek gibi.

İdari işler. Gönüllüler, sekreterya işleri, metin düzenleme ve düzeltme, halkla ilişkiler, proje yürütme, burs yazdırma, parasal kaynak toplama ve Umut Çiçekleri Okulu ile Beytüllahim’deki durum konusunda uluslararası ilgi uyandırma gibi ofis çalışmalarına katkıda bulunabilirler. Burs yazdırma ve maddi kaynak toplama konusunda tecrübeli gönüllüler büyük bir memnuniyetle kabul edilir.

Gönüllü Ünitesi

Okul, gönüllü çalışanlar için yemek hariç ücretsiz konaklama imkanı sağlar. Yerel yemekler ucuz ve kalitelidir ve çok geçmeden yerel aileler, geleneksel Arap misafirperverliği ile sizi sürekli yemeğe davet ederek ağırlamaya başlar.

Okul binasının en üst katındaki gönüllü dairesinde yatakhaneler ve özel odalar bulunur. Burada mutfak, banyo, uydu TV mevcuttur ve okulun bilgisayar odasında internete giriş mümkündür. Gönüllü çalışanların kaldığı yerin başlıca özelliği, çevredeki arazinin etkileyici manzarasına sahip olmasıdır.

Okul, gönüllü çalışanlara ücretsiz konaklama hizmeti sağlıyor olsa da konaklama birimindeki hizmetlere (su, elektrik , telefon) bağışta bulunmalarını yeğleriz. Kişi başına aylık 50 dolar veya 40 euro’luk bir bağış miktarı uygun olacaktır.

Gönüllüler ne kadar kalabilir?

Kişiler, öğretmenlik, örgüt çalışması ve özel projelere yardımcı olmak amacıyla bir ila oniki ay süre kalırlar. Bir aydan kısa süreli konaklamalar tavsiye edilmez (uyum süreci zaman almaktadır) ve en az üç ay kalınması önerilir. Barış süreci ve eğitime katkıda bulunmanın bir yolu budur ve aynı zamanda kişisel olarak tatmin edici olmakla birlikte Beytüllahim’de daha uzun bir dönem geçirmek için bir fırsattır. Eve döndüğünüzde uygulamak üzere barış ve demokrasi hakkında da çok şey öğreneceksiniz – Okulumuz bu alanda rakipsiz bir kuruluştur.

Gönüllüler, Umut Çiçekleri Okulu için ne kadar süre çalışmak istedikleri konusunda bizi önceden bilgilendirmelidir. Bizimle açık bir anlaşma yapmanızı ve bu anlaşmaya bağlı kalmanızı rica ederiz.

Sorumluluk

Umut Çiçekleri Okulu, savaşa karşı barışçıl çözümleri besleyecek tutum ve becerileri geliştirmek için kurulmuştur. Okul, aynı zamanda Filistin toplumu içinde pozitif değerleri geliştirmeyi ve dünya halklarında barışcıl bir anlayış ve iyi ilişkiler oluşturma amacına bir temel olarak Filistinli çocuklar ile diğer kültürler arasındaki ilişkileri geliştirmeyi amaçlar.

Bu çalışmamızda etkili olabilmek için bütün gönüllülerden çalışmalarını sorumluluk duygusu içinde yapmalarını rica ediyoruz. Gönüllüler, (düzen içinde ve sorumluluğu gerektiren) gönüllü çalışmak ile (düzensiz ve sorumluluğu gerektirmeyen) gönüllü misafirliği birbirinden ayırt etmelidirler.

Gönüllüler hangi becerilere sahip olmalıdır?

- Umut Çiçekleri Okulu'nun barış ve demokrasi eğitimi konusundaki uygulamalı felsefesini anlayıp hemfikir,

- Barış içinde birlikte yaşamaya ve insanlığın dayanışmasına inanmış,

- İyi iletişim kurabilme becerilerine sahip,

- Ortak çalışma anlayışına sahip (başkalarıyla bir ekip halinde birlikte çalışabilme),

- Hem gönüllü çalışma hem de yüksek düzeyde planlama çalışmaları için istekli,

- Farklı kültürel ortamda çalışabilme becerisine sahip,

- Bilgisayar programları kullanabilen (Özellikle, MS Word, Excel ve Outlook)

Gönüllüler arıyoruz.

Aşağıdaki becerilere sahip olan kişiler de özellikle tercih nedenidir;

  • İyi liderlik yapabilme özelliği
  • Mükemmel anlaşma özelliği

Nasıl Başvurulur?

Ön görüşme yapmak istiyorsanız veya sormak istediğiniz sorular varsa lütfen, web sorumlusu Palden Jenkins’e e-posta yoluyla başvurunuz; palden.jenkins@btopenworld.com

Gönüllü çalışmak için başvurmaya karar verdiyseniz, aşağıdaki belgelerle birlikte görüşmek için okul ile temasa geçiniz:

1. Özgeçmiş (ingilizce)
2. Başvuru nedeninizi açıklayan ve aşağıdaki konuları içeren bir mektup;
+ Umut Çiçekleri Okulu’nda gönüllü olarak çalışmayı neden istiyorsunuz,
+ Umut Çiçekleri Okulu’na katkıda sağlayacağına inandığınız, sahip olduğunuz özellik ve beceriler,
+ Okulda gönüllü olarak çalışmak için beklenti ve istekleriniz,
+ Daha önce herhangi bir Filisitin kuruluşunda gönüllü olarak çalıştıysanız, bu kuruluşun isim ve adresi,
+ Ülkenizden veya önceki işvereninizden referanslar.

Seçim İşlemi

Umut Çiçekleri Okulu’nda gönüllüler için ayrılan yerler sınırlıdır.

Gönüllü çalışan seçiminden Umut Çiçekleri Okulu yöneticileri (akademik ve idari yöneticiler) sorumludur. Seçmeler, Umut Çiçekleri Okulu’nun mevcut ihtiyaçlarına ve yerel topluluğun gereksinimlerine gore yapılacaktır. Okul yöneticilerinin kararı, 10 iş günü içinde başvuru sahiplerine bildirilecektir.

HOPE FLOWERS SCHOOL

EDUCATION FOR PEACE & DEMOCRACY

PO Box 732, Bethlehem, Palestine

Tel: +972 2 274 0693 / 4975 Fax: +972 2 274 747084

E-mail: hopeflowers@palnet.com

www.hope-flowers.org



Çeviren: Ahmet Olcay
Kaynak: http://www.hope-flowers.org/volunteer.html

Sunday, April 15, 2007

An Najah Üniversitesi Gönüllü Öğrenci Programı



Nablus- Filistin'de bulunan An Najah Üniversitesi yıl boyunca devam eden gönüllü çalışma programları sunmaktadır. Halkla İlişkiler Bölümü tarafından organize edilen programa başta Avrupa ülkeleri ve ABD olmak üzere pek çok ülkeden öğrenci katılmaktadır.

Gönüllü Öğrenci Programında genel olarak yapabilecekleriniz ve sizden beklenenler şu şekilde özetlenebilir:


  • An Najah Radyo İstasyonu'nda haberleri sunmak

  • Film yapım projelerinde yer almak (çekim, montaj vs.)

  • İngilizce Öğretmek

  • İngilizce haberleri tarayarak /bularak /tarayarak internet sitesine koymak

  • Eğitimin ülkedeki durumu ve işgalin eğitim üzerine etkisi konusunda bilgi edinmek ve kamuoyunu bu konuda bilinçlendirmek.
  • Bilgi ağı oluşturmak için iletişim yollarını kullanmak.

  • Tüm dünya genelindeki gençlik organizasyonlarıyla iletişim kurmak.

  • Uluslararası üniversitelerin öğrenci dernekleri ve konseylerle irtibata geçmek.

  • Uluslara arası Af Örgütü (Amnesty International) gibi insan hakları kuruluşlarıyla iletişimi güçlendirmek.

  • Yayınlanmak üzere makale ve yazılar bulmak, yazmak, tashih etmek.

  • Takım ruhunu paylaşarak gazeteciliğin tüm alanlarında yer almak.

  • Ofiste çalışanlara ve çevredeki insanlara hassasiyeti ve iletişimi yüksek düzeyde tutarak işlerin kolay yürümesini sağlamak.

  • Workshoplara ve ofis çalışmalarına katılmak.

  • Öğrenciler, çalışanlar ve diğer gönüllülerle açık iletişim kurmak.

  • Öğrenciler, çalışanlar ve diğer gönüllülerle birlikte genel ofis görevlerini yürütebilmek.

Bu sorumlulukları ve görevleri yürütebileceğinizi düşünüyorsanız lütfen bizimle iletişime geçiniz. Tüm sorularınız içtenlikle cevaplanacaktır.
placement@najah.edu


Gerekli Nitelikler:


İngilizce'ye hakim olma

İnternet, e-mail gibi temel bilgisayar becerilerine sahip olma

Kişilerarası iletişim becerilerine ve duyarlılığına sahip olma

Ekip çalışmasına yatkın olma

Yeniliklere açık olma ve motivasyon



Konaklama:

  • Kampüsten yürüme mesafesinde olan üniversite lojmanları gönüllüler için ücretsiz olarak sağlanır.
  • Lojmanlar, bayanlar ve erkekler için olmak üzere iki bölümden oluşur.
  • Mevsim ve yoğunluğa göre isteyen gönüllüler şehir merkezindeki lojmanlarda kalabilirler.
  • Maddi yetersizliklerden ötürü ulaşım ve yemek masrafları gönüllülere aittir. (Kişiye göre değişmekle birlikte aylık ortalama 100 doları geçmez)


Gönüllü Çalışma Süresi:

Tamamen gönüllünün isteğine bağlıdır. Birkaç hafta da, birkaç ay da olabilir.

Programın Size Kazandıracakları:

  • Filistin halkı, üniversite öğrencileri ve diğer çalışanlarla tanışma
  • Filistinliler'in durumunu daha iyi anlama
  • Yeni kültürel deneyim yaşama
  • İşgal altında yaşamı bire bir görme
  • Filistin aile hayatını yakından tanıma
  • Nablus şehrini, tarihi ve kültürel zenginliğini tanıma
  • Uluslar arası gönüllüler ekibinin bir parçası olma
  • Ömür boyu unutamayacağınız, paranın satın alamayacağı bir yaşam deneyimi



Beytüllahim’de Yaz Kampı (3-9 Temmuz 2007)




Merhaba!

Gençlik Gelişim ve Gönüllü Çalışma Birliği sizi 18 yaş ve üstü gençlik ve üniversite öğrencilerine yönelik olan ilk uluslararası yaz kampının düzenlenmesinde yer almaya davet ediyor.

Beytüllahim’deki kamp 3-9 Temmuz 2007 tarihleri arasında bir hafta sürecek.

Başvuru için son tarih 31 Mayıs 2007.


Beytüllahim sömürgecilik dönemine ait ve takip eden endüstriyel dönemi de içeren zengin tarihi ile ünlüdür. Bugün Beytüllahim geçmişi kadar parlak bir gelecek vaat eden ekonomik ve kültürel bir rönesans yaşamaktadır.

Gençlik Gelişim ve Gönüllü Çalışma Birliği geniş faaliyet olanakları için güvenli bir ortam sunmak amacıyla uygun fiyatlı ve çok cazip imkanlar temin etmektedir.

Bu yaz kampının amacı gençlerin deneyimlerini, hobilerini, buluşlarını ve kültürlerinin birbirleriyle paylaşmalarını sağlamaktır. Bu, Filistin Gençliğiyle Uluslararası gençlik arasında ilişkiyi kuvvetlendirecek ve zihinlerini diğer ülkelerden olan insanlara açacaktır.

Kamp, atölye çalışmaları ve kültürel sergi önerileri aktivistlere, sanatçılara, öğrencilere ve toplum merkezlerine açıktır ve kampüslerinden grup katılımı organize etmeleri teşvik edilmektedir. Tüm yaz aktiviteleri dahil olmak üzere kişi başı katılım ücreti 350 USD’dir. (Ücretler katılımcıların kampa katılımı sırasında ödenebilir ve kampta kaldıkları süre boyunca yapılacak tüm konaklama, yiyecek ve yol masraflarını kapsamaktadır.)

Program konuları ve faaliyetleri şunları içerir:

v Eğitsel ve politik atölyeler

v Dabke (folklör) ve diğer kültürel deneyimler

v Spor ve sanat yarışmaları

v Gençlik yarışmaları

v Çalışma günleri

v Konuşmalar

v Sanat ve kültürel gösterimler

Atölye çalışması önerileri ve kampüsünüzden grup organizasyonları için lütfen bizimle irtibata geçin.

Görüşmek dileğiyle.

Gençlik Gelişim ve Gönüllü Çalışma Merkez Ofisi

Gençlik Gelişim ve Gönüllü Çalışma Merkezi (YDVWC)

Daha fazla bilgi için

E-mail: info@ydvwa.org.ps

Tel: 00970 598 108904


Çeviren: Volkan Aran

Filistin'e Seyahat Rehberi- 1: Vize & Ulaşım

Filistin'e gitmek sanıldığı kadar zor olmamakla birlikte sınırlarda ve kontrol noktalarında karşılaşılacak uzun bekleyişlere ve sorgulamalara hazırlıklı olunmalıdır.

Vize:

Filistin, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına vize uygulamamakla birlikte, sınır kontrolü İsrail'e ait olunduğundan vize işlemleri İsrail kanalıyla yapılmaktadır.İsrail, yeşil (hususi), gri (hizmet) ve kırmızı (diplomatik) pasaport sahiplerine üç aya kadar olan seyahatlerde vize uygulamamaktadır.

Güncel bilgiler için lütfen buraya tıklayınız.

Lacivert (umumi) pasaport sahiplerinin ise Ankara Büyükelçiliği'ne ya da İstanbul Başkonsolosuğu'na vize başvurusunda bulunmaları gerekmektedir. Vize ücretsizdir.

GEREKLİ EVRAKLAR

1. En az altı ay geçerli pasaport
2. Son bir yıl içerisinde çekilmiş bir adet fotoğraf
3. Bir adet vize formu
4. Bulunduğu iş yerinden çalıştığını gösterir belge (maaş bordrosu, sigorta bildirgesi vb.)
5. Çalıştığı işyerinin Ticaret Odası kaydı
6. İsrail’de herhangi bir tanıdığı var ise o kişiden bir davet yazısı
7. Otel rezervasyonu
8. Uçak bileti rezervasyonu
9. Herhangi bir turizm acentasının organize ettiği bir tur ise, acentanın gezi programı.

Daha detaylı bilgi için:

İsrail İstanbul Başkonsolosluğu

İsrail Ankara Büyükelçiliği



Ulaşım:

Pasaportunuzda İsrail vizesi olduğu takdirde Ürdün ve Mısır hariç Arap ülkelerine girişiniz reddedildiğinden karayoluyla Filistin'e ulaşmak oldukça zor olabilir. Havayolu tercih edildiğinde, Filistin'in kendisine ait bir havaalanı olmadığından Tel Aviv ya da Amman havaalanları kullanılmaktadır.

Amman Ürdün Rotası:

Türk Hava Yoları ve Royal Jordanian Airlines her gün İstanbul - Amman seferi düzenlemektedir. Ürdün vizesi havaalanında alınabilir.

Havaalanından sonra Filistin'e ulaşmanın iki yolu vardır:

1- Allenby Köprüsü Amman havaalanına en yakın sınırdır. Havaalanından köprüye gidiş taksiyle bir saat uzaklıktadır ve yaklaşık 30 dolar tutar. Bu sınır, Filistinliler'in yurtdışına tek çıkış noktası olduğundan oldukça kalabalıktır. Sınırı geçtikten sonra taksiyle direk Ramallah'a ulaşabilirsiniz (yaklaşık 30 dolar) ya da minibüsle Kudüs' gidebilirsiniz. Kudüs eski şehrin Şam Kapısı'ndan her 15 dakikada bir Ramallah'a minibüs kalkmaktadır (1 dolar).

2- Şeyh Hüseyin Köprüsü Amman havaalanından 1.5 saat uzaklıktadır. Taksiyle 50 dolar tutar. Sınırı geçtikten sonra Kudüs'e iki saat sürecek bir otobüs yolculuğu sonunda ulaşabilirsiniz. Allenby'e nazaran daha az kalabalık olsa da ulaşım daha uzun sürer ve daha pahalıya mal olur.

Tel-Aviv Rotası:

Bu seçenek, Ürdün'e kıyasla daha kısa ve ucuzdur. Ben Gurion havaalanından günün her saatinde Kudüs'e servisler sefer yapmaktadır.(10 dolar) 45 dakikalık bir yolculuk sonrası Kudüs'e vardığınızda yapmanız gereken, eski şehir Şam Kapısı'nı bulmak ve Ramallah'a giden minibüsleri sormaktır. Kudüs-Ramallah arası kontrol noktalarında sorun yoksa 25 dakika sürer.

Ramallah, Filistin ulaşımının kilit noktasıdır. Buradan Nablus'a, Cenin'e, Eriha'ya ve diğer şehirlere servis yapan minibüsler akşam 8'e kadar çalışırlar. Türkiye'deki taksi-dolmuşlara benzeyen bu minibüslerle seyahat hem rahat hem de ucuzdur. Örneğin Ramallah'tan Nablus'a gitmek yaklaşık 3 dolar tutar.

Filistin'deki Türkiye TemsilcilikleriFilistin'e gitmeden önce seyahatiniz konusunda Kudüs Başkonsolosluğu'yla irtibata geçmeniz, sınırlarda yaşayabileceğiniz olası zorluklara karşı önlem almanızda yardımcı olabilir. Her türlü sorunuzu cevaplayacaklarından ve samimiyetle size yardımcı olacaklarından emin olabilirsiniz.

Kudüs Başkonsolosluğu İletişim Bilgileri

Adres: 87, NABLUS ROAD, SHEIKH JERRAH P.O.BOX: 19031, Kudüs
Telefon: 00 972 2 5910 555 00 972 2 5910 556 00 972 2 5910 557
Faks: 00 972 2 582 02 14
E-Posta Adresi: turkudus@netvision.net.il

Konsolosluğun dışında Kudüs'te ve Ramallah'ta birkaç ay önce açılmış olan bir TİKA (Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı) ofisi bulunmaktadır.

TİKA Kudüs Ofisi İletişim Bilgileri

Adres: Turkish Consulate Nablus Road, 87 Sheikh Jarrah, Kudüs
E-Posta: kudus@tika.gov.tr
Tel: (00.972) 2 540 02 08
Faks: (00.972) 2 532 23 96

TİKA Ramallah Ek Hizmet Binası İletişim Bilgileri

Adres: College Caddesi, No:4 Sanduka Apartmanı (Filistin Parlamentosu Karşısı) Ramallah
E-Posta: kudus@tika.gov.tr
Tel: (00.972) 2 297 47 46
Faks: (00.972) 2 297 47 44 - (00.972) 2 297 47 45



Daha detaylı bilgi için bağlantılar:

Wikipedia

Virtual Tourist

Bu konuyla ilgili eklemek istediğiniz bilgileri ve sorularınızı filistinegonul@gmail.com adresine gönderebilirsiniz.

Yakında: Filistin'de konaklama, harcamalar, dikkat edilmesi gereken noktalar, pratik bilgiler

Bir Zeit Üniversitesi Yaz Kampı (26 Temmuz- 7 Ağustos 2007)

Birzeit Üniversitesi 2007 Uluslararası Yaz Kampını gururla sunar:



Birzeit Üniversitesi, 1981'den beri her yıl düzenlediği bu iki haftalık kampta, çeşitli ülkelerden gelen öğrencilere, okullar, belediyeler ve sivil toplum örgütlerinde gönüllü projelerde, Filistinli öğrencilerle birlikte çalışma imkanı sağlıyor. Katılımcılar Batı Şeria ve Gazze'de birçok bölgeyi ziyaret etmenin yanı sıra kültürel ve sosyal etkinliklere katılma şansı da buluyor.
Bu seneki kamp programında, kültürel alışverişi desteklemek amacıyla, gönüllü çalışmalar; Filistin köylerine, kentlerine ve mülteci kamplarına ziyaretler; Filistinli aileler, siyasi liderler, kanaat önderleri, akademisyenler ve Filistinli üniversite öğrencileriyle tanışma olanakları şeklinde belirlenmiştir.


Aşağıda genel faaliyet programını bulabilirsiniz. Detaylı program çalışma kampının başlamasından en az iki hafta önce yayınlanacaktır. Başvuru formunu doldurarak on-line başvuruda bulunabilirsiniz.

Daha fazla bilgi için :

Ghada El-Omare
Toplumsal Çalışmalar Program Koordinatörü
Öğrenci İşleri Ofisi
Tel/Faks: +972 2 298 2086
E-mail: gomare@birzeit.edu

GENEL PROGRAM

Birzeit Üniversitesi 2007 Uluslararası Yaz Çalışma Kampı aşağıdaki faaliyetleri içerecektir:

1. Belirlenen toplulukların ihtiyaçlarına bağlı olarak ağaç dikme, temizlik, inşaat gibi işleri içeren gönüllü çalışmalar
2. Çeşitli Filistin kentleri, köyleri ve mülteci kamplarına ziyaretler
3. Filistinli siyasetçi ve kanaat önderleriyle toplantı ve konferanslar
4. Resmi ve sivil kuruluşlara ziyaretler
5. Film, dans ve müzik performansları gibi kültürel faaliyetler
6. Kamp Ateşi Gecesi – Üniversite kamp alanında Filistin'de yaşam ve kültür üzerine dersleri de içeren bir dizi gece faaliyeti.

KAYIT ÜCRETİ

Konaklama, yeme- içme ve Batı Şeria içindeki seyahat masrafları dahil olmak üzere katılımcı başına 200 $'dır. Yukarıda belirtilen tüm aktiviteler bu ücrete dahildir. Özel faaliyetler için cüzzi miktarda ekstra ücret talep edilebilir. Kayıt ücreti, kamp alanına gelindiğinde verilecektir.

KAMP YERİ VE EK BİLGİLER

Kampın çoğu Bizeit Üniversitesi Kampüsünde özel olarak ayrılmış bir açık alanda gerçekleşecektir. Katılımcılar kamp alanındaki çadırlarda kalacaklardır. Katılımcıların kendi uyku tulumlarını getirmeleri gerekmektedir. Farklı şehirlerdeki konaklama şartları seyahat zamanına göre belirlenecektir.
Birzeit Üniversitesi, Birzeit kentine yürüme mesafesinde (10-15 dakika) yer almaktadır. Bölgede küçük restoranlar, mağazalar ve diğer gerekli hizmetler bulunmaktadır. Üniversite öğrencilerinin bir kısmı da burada yaşamaktadır.
Günün programına göre kampta üç öğün yemek verilecektir. Kamp alanında kaldıkları zamanlarda yemek katılımcılar tarafından ortaklaşa hazırlanacaktır.
Gündüz havanın çok sıcak, geceleriyse çok soğuk düşük olabildiğini dikkate alarak uygun giysiler getirilmesi gerekmektedir.
Tüm katılımcıların kamp alanının temizlik ve bakımına katkıda bulunması beklenmektedir. Ayrıca katılımcıların Birzeit Üniversitesi ve ziyaret edilecek çeşitli topluluklar dahilinde genel davranış kurallarına uyması beklenmektedir.
Bir Zeit Üniversitesi'ne Ramallah şehir merkezinden sefer yapan dolmuşlarla 15 dakikada ulaşılabilir.
Kamp dili İngilizce'dir. Tüm katılımcıların en az orta düzeyde İngilizce bilmeleri beklenmektedir.
Tüm sorularınız ve detaylı bilgi için: Gomare@birzeit.edu


Çeviren: Aslıhan Kış
Bilgi Üniversitesi Kültürel İncelemeler Yüksek Lisans Programı Öğrencisi

An Najah Üniversitesi 2006 Yazı Uluslararası Gönüllü Programından İzlenimler


Abdulhasan Al-Jaberi--Hollanda
Yeni arkadaşlarım, yeni evim
Kudüs’te uluslararası gönüllülerle buluştuğumda kampın beklentilerimi karşılayıp karşılamayacağı konusunda şüphelerim vardı. Ama sonra buranın yerlileriyle tanıştım ve hem halkı hem de gönüllüleri yıllardır tanıyormuşum gibi şakalaşmaya ve herkesle konuşmaya başladım. Kamp işte tam böyleydi, sanki yıllardır arkadaşmışız ve birbirimizi daha dün görmüşüz gibi hissediyordum... gerçekten de Abdelrahim Jerdani Okulu’ndaki ilk andan beri sohbet edip gülüyorduk.
En çok da Askar Kampı’ndaki çocuklardan etkilendim. Bu çocuklar... bu şartlar altında... yine de hayat dolu, heyecan, neşe ve enerji dolular. Onlarla karşılaşır karşılaşmaz onlardan biri oldum, onuyla haylazlık yapıp, yirmisi tarafından kovalanıp, yetmişiyle şeker yedim... ve şimdi hepsini birden özlüyorum.

Kendimi tecrübe sahibi hissediyorum ve kendimi daha iyi tanıdığımı düşünüyorum. Burada insanlar çok kötü şeyler yaşıyorlar ama yine de iyi zaman geçirebiliyorlar. Acı çektiklerini görmek çok üzücü. Şimdi Filistin davasını daha da fazla önemsiyorum. Gelecekte onlar için bir şeyler yapabilmeyi diliyorum.


Adam Kershaw—İngiltere
Uğraşmaya devam
En son nerede bu kadar iyi, ilginç ve akıllı insanı bir arada gördüğümü hatırlamıyorum. Bu çalışma kampı şans eseri karşıma çıktı ve son dakikaya kadar uçak parasını denkleştiremedim. Neyse ki sonunda buldum, bunun için gerçekten çok mutluyum.
Gerçekten ilham verici bir deneyim oldu, yıllarca sürmesini umduğum arkadaşlıklar edindim.
Umarım sizde biz gönüllülerden bir şeyler öğrenmişsinizdir. Bir sürü anı, harika bir deneyim ve yeni bir Filistin perspektifiyle ayrılıyorum buradan. Çabalamaya devam edin. Ben (ve bir sürü başka kişi) sizi düşünüyor olacağız. ‘İnşallah’ bu bir veda değildir.


Mohammed Ali Amla—İngiltere
Nablus’taki kardeşlerim
Her zaman Filistin’in kutsal topraklarına gelmeyi dilemişimdir. Beni bekleyen şeyleri bilmiyordum geldiğimde. Son birkaç hafta duygusal anlamda bir hız treni gibiydi. Güldüm, kahkahalar attım ve tabii ki ağladım.
Neden ağladığımı merak ediyor olabilirsiniz. Gözyaşlarım Nablus’un eski şehrinde bir rehberle gezerken başladı. Bu kadar eski bir şehri gezmek, özellikle de her sokağın -tanıştığınız her insan gibi- anlatılacak yüzlerce hikayesi varken, bir onur. Aksar’da tanışacağınız her çocuk en taş kalbi bile yumuşatacak hikayeleri olmasına rağmen insanın içini ısıtıp gülümsemenize sebep olur. Çocuklukları İşgal yüzünden ellerinden alınan bu çocukların psikolojik travmaları çok bariz. Ama yine de bu çocukları oynarken ve gülerken görüyorsunuz ve onlardan pek çok şey öğreniyorsunuz.

Nablus’a gelmek bana çok şey öğretti, bu insanlardan hayat ne kadar zorlaşsa da yaşamaya devam etmeyi öğrendim. Yaşamaya devam etmek daha iyi bir gelecek için tek umutları.
Nablus’a bir yabancı olarak geldim ama bir kardeş gibi karşılandım. Tarihin bu çalkantılı döneminde pek çok konuyu konuştuk, tartıştık ve zaman zaman farklı görüşlere sahip olduk, ama yine de duygu ve düşüncelerin paylaşımı harikaydı. Beraber gülüp beraber ağladığım arkadaşlarımla iletişim halinde olacağım ve kalbimde çok özel yeri olan Nablus’taki kardeşlerimi asla unutmayacağım.


Fernando Peinado Alkaraz—İspanya
Enerjimin yenilendiğini hissediyorum
Bu Filistin’i ikinci ziyaretim ve içimdeki enerjinin yenilendiğini hissediyorum, yakında tekrar geleceğime eminim. Dost canlısı ve misafirperver insanları yüzünden bu ülkede olmayı seviyorum, ayrıca Filistin her zaman kalbimde.
Filistin’de muhabir olmayı istiyorum ama bu gerçekleşmese de her ne yapıyor olursam olayım haklarınızı savunmak için çalışacağım. Zajel programındakilere başarıları için teşekkür ederim, ülkeme döndüğümde sizler için çalışma sırası bana gelecek. Elimden geleni yapacağıma emin olabilirsiniz!


Gregory Melus—ABD
Hayata bağlılıkları ve yorulmayan ruhları herkese örnek olabilir
Henüz çoğunun farkında bile olmadığım birçok yönden beni etkileyen bir deneyim oldu. Kamptan her bakımdan keyif aldım. Bu kadar şey yaşamış insanların sıcaklıklarını ve yakınlıklarını nasıl anlatabilirim.

Buradaki yerel gönüllüler beni ülkelerinde güvende ve rahat hissettirirken aldığımız yoğun dersler de durum hakkında daha doğru bir perspektif geliştirmeme yardımcı oldu. İlaveten fikirlerim gerçek yaşam deneyimiyle desteklendi. Sürekli değişen inançlarıma da yansıtabildim burada öğrendiklerimi.

Gerçekleştirilen kültürel etkinlikler çok eğlenceliyken Aksar kampındaki çalışmalarımızda çok ilham vericiydi. Çocukların bu zor koşullara uyum sağlama becerileri bizleri de güçlendirdi. Bu çocukların hayata bağlılıkları ve koşulların yoramadığı ruhları herke örnek olmalı.
Kalbimin derinliklerinden tüm gönüllülere teşekkür ederim. Hepsi çok iyi evsahipleriydi ve biz uluslararası gönüllülere karşı çok sabırlıydılar. Hem yerli hem yabancı gönüllülerle iletişim halinde olmayı diliyorum ve inşallah birbirimizi yine görürüz.



Holly Kilroy—İrlanda
Bize binlerce kitabın öğretebileceğinden fazlasını öğrendik Burada geçirdiğim zamanı hayal bile edemezdim. Hepimiz buradaki durumu biliyorduk ama kimse buraya gelene kadar olayın boyutlarının tam farkına varamaz. Her insanın anlatacak bir hikayesi, her insanın bir trajedisi var. Yine de pes etmiş kimseyi bulamazsınız, buradakiler güçlü, gururlu, hırslı ve hayat dolu insanlar. Kamp bittiğinde tüm arkadaşlarımı geride bırakıyormuş gibi hissettim. Eve gidip eski dostlarımı görmek istiyorum tabi ama sizi neden yanımda götüremiyorum?Kampın tamamı hiç unutamayacağım bir deneyim oldu. Birsürü insanla tanışıp birsürü şey öğrendim; bazı gönüllülerin uzun sürecek arkadaşlıklara başladıklarını düşünüyorum.



Buraya çocuklara bir şeyler öğretmeye ve Filistin’deki hayatın nasıl olduğunu görmeye geldik. Bunun yerine binlerce kitabın öğretebileceğinden fazlasını öğrenen bizdik. Burada sadece hayatın nasıl olduğunu görmedik, bu hayatı yaşadık da. Gülüşleri ve kahkahaları paylaşırken acı ve öfkeyi de hissettik.

Nablus’un insanları gördüğüm en misafirperver insanlar, çocuklar da tek kelimeyle muhteşem. O kadar enerjik ve heyecanlılar ki hiçbir ders sıkıcı geçmiyor. Günlük hayatta karşılaştıkları zorluklara rağmen hiçbir dertleri yokmuş gibi gülüp oynuyorlar. Çok zekiler ve umarım bu potansiyellerini geliştirecek fırsatı bulabilirler.

Yazık ki şimdi biliyoruz ki pek çoğu bulamayacak. Sınır noktalarındaki bekleyişler, aşağılanmalar, yanlış insanların arasına katılma ve İsrail’in korkunç savaş suçları; bunlar o kadar çok kişinin potansiyelini söndürüyor ki insan umutsuzluğa düşüyor.

Sonra Zajel ve Askar’ın gönüllülerine bakıyorum. Bu insanlar bir fark yaratabilmek için çabalıyorlar. Her biri daha önce karşılaştıkları, şu an içinde oldukları ve gelecekte de karşılaşmaya devam edecekleri zorluklara rağmen kendileriyle aynı durumda olan insanlara yardım etmek için çabalıyorlar; Filistin halkına daha iyi bir gelecek sağlamaya yardım etmek için uğraşıyorlar. Kendi ülkemde daha fazla böyle insan olmasını isterdim.

Buradaki insanların yanında kendi endişe ve şikayetlerimiz çok önemsiz ve anlamsız gözüküyor. Buradaki birkaç hafta cehaletimizin tehlikesini, birkaç Arapça kelime ve en önemlisi insan ruhunun gücü ile ilgili çok önemli bir ders verdi. Umuyorum ki katkılarımız bu üç haftada yaptıklarımızla sınırlı kalmaz, burada olanlarla ilgili ülkelerimize döndüğümüzde yapacak ve anlatacaklarımızla devam eder.


Kalplerimizde ve aklımızda,
Bu büyük bir şeyin başlangıcı.
Teşekkürler Zajel ve Askar
Teşekkürler Filistin



Loes de Kleijn—Hollanda
Sizi neden yanımda götüremiyorum çocuklar?

Çocuklara karşı hislerimi anlatmam saatler alır. Onlarla geçirdiğim zaman çok güzeldi, daha çok görebilmiş olmayı dilerdim. Suratlarındaki gülümseme çok iyi hissettiriyor... Çocuklar onlara öğrettiğim dansları yaptıklarında onlara daima hatırlayacakları birşeyler verdiğimi düşünüp gururlanıyorum. Kampla ilgili hislerim: harikaydı, gerçekten çok sevdim.

Çeviren: Aycan Ak, İstanbul Bilgi Üniversitesi Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü

Filistin Izlenimleri: Aycan Ak & Emre Soncan

Emre Soncan

Temmuz 2006

Bir yanda sefalet, bir yanda lüks; Ramallah. Kendi topraklarında, yabancı askerlerin kontrolünden geçerek yolculuk eden insanların yaşadığı şehir; Kudüs. Ramallah ve Kudüs’ün gözyaşlarıyla sel gibi akan ülke Filistin. Dünyadaki birçok sorunun kaynağı olarak gösterilen Ortadoğu coğrafyasının mazlum ülkesi. Üç semavi dinin buluşma noktası olan bu kutsal topraklara, geçtiğimiz yıl gittim. Bir hafta boyunca Ramallah, Kudüs ve Beytullahim’i gezdim. Filistin halkının yaşadığı acıyı bir nebze olsun paylaşmaya çalıştım. Kontrol noktaları yüzünden kilometrelerce yürüyerek üniversiteye gitmeye çalışan Birzeit’in öğrencileriyle tanıştım. Yaşadıkları tüm ızdıraplara, gel-gitlere, varoluş ve yokoluşlara rağmen, onların geleceğe umutla baktıklarını görmek, yolculuğumun en keyifli anıydı.

Televizyonlarda, tanklara taş atan çocukları izleyip gözyaşı dökmek yeterli olmuyor. Bir zamanlar Osmanlı’nın hakim olduğu bu topraklara mutlaka gitmek ve Filistinlilerin yaşadıklarını, hayallerini ve umutlarını onlarla birlikte paylaşmak gerekiyor. ‘Ben Filistin’e nasıl gideyim yahu?’ diyorsanız, birkaç ay Marlboro içmeyerek biriktirebileceğiniz parayla, savaş diyarının yolunu tutabilirsiniz. İsrail Konsolosluğu’na başvurarak alacağınız vizeyle, Filistin’e ulaşabilirsiniz. İşte bu kadar kolay. Lâkin, ‘Ben korkarım’ sözcükleri dudaklarınızdan dökülüyorsa, o zaman bu yazıdan biraz daha fazlasını okumaya ihtiyacınız var demektir.


Aycan Ak

Şubat 2007

2007 Şubat’ında gittim Filistin’e ve orada sadece on beş gün kalabildim. Filistin’e gittim çünkü insanlar orada nasıl yaşar, nasıl aşık olur, ne yer, nelerin hayalini kurar, evleri nasıl (şimdi soğuk olduğunu biliyorum) gibi gayet anlaşılır meraklarım vardı. Elbette oradaki politik ve insani durumdu bu merakımı tetikleyen şeyler. Ancak yine de oryantalistlik değil insani bir merak idi motivasyonum. Bunları anlatmamın nedeni insan Filistin’e gitmeyi düşününce kendisinin ve başkalarının ‘neden’ sorularıyla başka hiçbir yere giderken karşılaşmayacağı kadar çok karşılaşıyor.

Filistin’de tanıştığım insanları hatırlamak içinde bulunduğum anın aydınlanmasını sağlıyor. Yaşadıkları zor hayat kendilerini var etme yolları değil, yani acılarından beslenmiyorlar. İnsanlığa ve kendilerine güveniyorlar ve inançları çok kuvvetli. Sevmekten, umut etmekten ve iyi bir hayat için çabalamaktan, başkalarını umursamaktan (Kudüs’teki duvarın genişletilmesi ile İsrail yönetimi tarafından topraklarını tahliye etmeleri istenen Bedeviler, kendilerine yerleşmeleri için gösterilen topraklar başka Filistinlilerin olduğu için başka bir seçenek gösterilmediği halde bunu reddediyor) vazgeçmiyorlar.

Gezdiğim şehirlerde en küçük bir çabanın -İngilizce öğretmek, sohbet etmek, ev inşa etmek, beraber çay içmek gibi- bile barış ve refah getirmek kadar önemli olduğunu fark ettim. Tarihi, ilahi dinlerin beşiği olması, insanlarının iyiliği ve yaşamak zorunda bırakıldıkları saçmalıklar oradayken her şeyin gerçekdışı görünmesini sağlıyor. Yazdıklarım sadece sözcükler, anlatmak istediklerimle alakaları yok. İsterim ki zamanı olan ve merak eden herkes gitsin, herhangi bir tehlike yok aslında yapabileceklerimizin çokluğunu anlamak ve önemsiz küçük şeyler diyerek sorumluluk almaktan kaçtığımızı fark etmekten başka. Ya da sadece görmeye gidin, dünyayı kurtarmak şart değil. Yardım etmenin yanında ve bunun bencil de olabilen hazzının dışında kendiniz için, başka yerler, insanlar görmek için gidin. Mesela Budapeşte’ye gitmekten ne farkı var?